Sad emoji on white paper and brush in hand on blue background

Sürekli Tetikte Hissetmemin Sebebi  Ne Olabilir?

Bu yazı; huzuru arayan ama sürekli
bir şey olacakmış gibi diken üstünde
yaşayanlara, sessiz bir
tehlike beklentisiyle
yorulanlara ve “neden rahatlayamıyorum?”
sorusunu kendine soranlara…

Aynı senin kaleminden çıkmış gibi: içten,
bilimsel, empatik ve iyileştirici.
Hazırsan başlıyorum: 

“Rahatlamayı özlediğim kadar, rahatlamaktan korkuyorum.” 

Bir türlü gevşeyemediğin oldu mu hiç?

Yanında biri varken bile tetikte hissettin mi?
Güzel bir gün yaşarken bile içinden “mutlaka kötü bir şey olacak” diye geçirdin mi?
Bir kelime, bir bakış, bir gecikme…
Ve sen, bedeninde bir alarm çaldığını hissettin mi?
Eğer bu satırlar tanıdık geliyorsa…
Muhtemelen sadece yorgun değilsin.
Muhtemelen sadece hassas da değilsin.Muhtemelen zihnin, geçmişte öğrendiği tehlike hâlinden hiç tam olarak çıkamadı. 

Tetikte Olmak Ne Demektir? 

Psikolojik olarak sürekli tetikte olmak, beynin tehdit algısının kalıcı olarak açık kalması demektir.
Yani dışarıda gerçek bir tehlike yoktur, ama beyin buna “ihtimal” gibi değil, gerçek gibi tepki
verir.

 Bu duruma psikolojide hipervijilans (aşırı uyanıklık hali) denir. 

Kalabalıkta biri sana baksa, hemen “Beni mi yargılıyor?” diye düşünebilirsin. 
Partnerin kısa cevap verirse, “Kesin bir şey oldu” diyebilirsin. 
Sakinlik bile seni rahatsız edebilir; çünkü fırtına öncesi sessizlik gibi gelir. 

Bedenin tetikte, zihnin yorgun, ruhun gergindir. Ama çoğu zaman nedenini tam olarak
bilemezsin. 

Klinik Bakış: Tetikte Olmanın Temel Sebepleri 

Bu duygu durumu genellikle geçmişte yaşanmış bazı deneyimlerle bağlantılıdır:

1. Çocuklukta Kaotik Ortamda Büyümek: 

Ses tonu değişince kavga mı çıkacak?
Kapı gıcırdadığında biri mi gelecek?Bilinmezlik içinde büyüyen çocuklar, zamanla “sürekli tetikte kalmayı güvenli zanneder.”

2. Duygusal İhmal veya Travma: 

Bir çocuk sürekli görmezden gelindiyse, sevgiyi kaybetmemek için her sinyali okumaya çalışır.
Yetişkin olduğunda da “ne zaman terk edileceğim?” sorusu zemin duygusu hâline gelir. 

3. Kronik Eleştiri ve Aşağılama: 

Sürekli eleştirilen biri, hata yapmamaya değil; yakalanmamaya odaklanır.
Ve bu, bir tür duygusal hayatta kalma şekline dönüşür.

Bir Gerçek Danışan Hikâyesi: 

Bu hikâye gerçek bir danışmanlık sürecinden ilhamla kaleme alındı. Gizlilik ilkesine bağlı kalınarak isimler 

ve detaylar değiştirilmiş, örnekleme evrensel hâle getirilmiştir. 
Ayça, 27 yaşında.
Gün içinde sürekli alarm halinde yaşıyor. Ofiste biri ona bakınca geriliyor. Partneri mesajlara geç 
cevap verdiğinde “Bitti!” paniği başlıyor. 
Seanslarımızda çocukluğuna indik. Şunu söyledi: 
“Babam sinirliydi. Eve her girişinde içim kasılırdı. Gülümsemesi bile huzur vermezdi, 
çünkü ne zaman döneceğini bilmezdim. O yüzden iyi şeylere bile güvenemem.” 
Ayça’nın bugünkü tetik hâli, geçmişte bedenine kazınmış bir hazırlık refleksiydi.
Tehlike geçse de sistem devreden çıkamamıştı. 

Bu Sen Misin? Kendine Sor: 

Her şey yolundayken bile huzursuz musun?
 
Yanındaki insanlar keyifli olduğunda bile kendini tedirgin mi hissediyorsun?
 
İyi geçen bir günü sabote etmekten korkuyor musun?
 
“Rahatlarsam başıma bir şey gelir” düşüncesi zaman zaman zihnine uğruyor mu?
 
Eğer bu sorulara içten bir “evet” veriyorsan, tetikte kalma hâlin bir alışkanlık değil; bir
savunma olabilir.

Tetikte Hâli Dönüştürmek İçin 4 Nazik Adım: 

1. Bedenini fark et: 

Omuzların gerginse, çenen sıkılıysa, nefesin yüzeydeyse… Bunlar, bedeninin alarmda 
olduğunun sinyalidir.
Nefesi derinleştir. Ellerini aç. Ayağını yere bastığını hisset. 

2. “Ben şu anda güvendeyim” cümlesini içselleştir: 

Zihin, yeni bir gerçekliğe ancak defalarca tekrarla ikna olur.Bunu sesli söyle: “Şu an burada ve güvendeyim. Hiçbir tehdit yok.” 

3. Küçük rutinlerle güvenli alan yarat: 

Her gün aynı saatte içilen bir çay, aynı müzikle yapılan bir yürüyüş…
Beyin düzeni sever. Düzen varsa, tehdit yok demektir. 

4. Geçmişteki tehdidi bugünden ayır: 

Bugünkü patronun, geçmişteki otoriter baban değil.
Partnerin, seni terk eden o ilk sevgili değil.
Bugün, dünün tekrarı olmak zorunda değil. 

Son Söz: 

“Sürekli tetikte olan zihin, tehlike yokken bile savaşır.
 O yüzden en çok huzurla başa çıkmakta zorlanır.” 
Sen sadece yorulmuş olabilirsin.
Ve bu yorgunluk, zayıflık değil; vakti geçmiş savunmaların hâlâ nöbette olmasıdır.
Ama artık onlara teşekkür edip, “Artık güvendeyim” deme zamanı. 

Unutma:

Gevşemek bir cesarettir.
Ve her cesaret, bir iyileşme adımıdır. 

 

Zeen is a next generation WordPress theme. It’s powerful, beautifully designed and comes with everything you need to engage your visitors and increase conversions.

Top Reviews

Zeen Subscribe
A customizable subscription slide-in box to promote your newsletter
[mc4wp_form id="314"]